3 Kasım 2016 Perşembe

PİS BİR KONU; TUVALET TIKANMASI (1)

Ege macerasını anlatmaya kısa bir ara verelim. Bu blog'da her denizcinin başına bir çok defa gelen gerek teknede yaşanan sorunları gerekse seyahatlerde başımıza gelen olayları da yazmaya çalışıyoruz. Belki bir gün benzer sıkıntısı olan dostlarımıza yaşadıklarımızın bir parça da olsa yol göstericiliği olur.
Aslında sıkıntı tekneyi Mayıs 2016'da karaya almazdan önce yoktu. Yani ufak ufak geliyormuş da biz fark etmemişiz !. Boral'ın yaklaşık 40-50 lt'lik bir pis su deposu var. Klozetin arkasındaki duvarın içinde. Duvardaki kapağı açtığınızda karşınıza boşaltma kapağı da çıkıyor, büyük plastik bir kapak. Ama açmak mümkün değil, yılların etkisiyle sıkışmış. Zorlanırsa tankı çatlatabilir. O yüzden bu geniş ağızı kullanıp müdahale etmek imkansız.
Güverteden boşaltma (çektirme) flanşı da hemen bu tankın yanında. Tekneyi karaya aldığımızda altı temizlenip boya işine başlanırken su altında kalan boşaltma deliğinden hafif bir sızıntı vardı. Halbuki karaya almadan açıkta depoyu boşaltmış ve öyle karaya almıştık. Cemal kaptan önce vanadan şüphelendi ama vana kapalıydı ve sızıntı durmuyordu. Belli ki biraz biraz kaçırıyormuş vana. Bez tıkıp boyayı bitirdik ve denize indik. Haziran ayı başında bir gün tuvaleti kullanıp pompa ile tanka bastığımızda, tuvaletin havalandırma ağzından atık sular boşalmaya başladı. Depo ağzına kadar dolmuştu ve garip şekilde vana da açıldığında boşalmıyordu. İşte dert o gün başladı. Bu dert yüzünde sezonda yaptığımız ve aşağıdaki yazılarımızda anlattığımız Ege yolculuğu da biraz sıkıntılı geçti doğrusu.
Yolculuğa çıkmadan önce bu işi halletmeliydik. Önce Marina'daki atık istasyonuna gittik ve depodaki atık suyu çektirdik. Bunun için 10€ ücret ödedik ve işlemi mavi karta da işlettik. İş garanti olsun diye de deponun içine kimyasal çözücüler döktük. Bu çok tehlikeli bir iş çünkü kimyasal maddeler zehirli boyaya da zarar verecekti ama göze aldık çünkü başka çare yoktu. Tankın bağlantılarını sökmek çok zordu. Bu şekilde açılırsa çok iyi olacaktı.
Ne yazık ki açılmadı...! Bir cumartesi günü, Cemal kaptanla beraber lavabonun altındaki kapağı söküp tankın yaklaşık 6cm çapındaki çıkışına bağlı hortumu söktük. Tanktan kontrollü bir şekilde yaklaşık 10 küçük kova su ve kumumsu maddeyi tahliye edip, delik ve tanka bağlı hortumun temiz olduğundan iyice emin olduktan sonra kapattık. Bu arada vana da kapalıydı ve hiç sızdırma yapmıyordu. Hortumun vana tarafının da tıkalı olabileceğini düşünüp kontrollü bir şekilde vanayı açtık. Deniz suyu fışkırdı. Demek ki o taraf da temizmiş. Kapattık ve bağlantıları yaptık. Artık rahattık ve seyahate çıkabilirdik. Ama o kadar emin olmamak lazımmış..!!!. Bunu Ege'de anladık.
 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder